Su çiçeği hastalığı, genel olarak 5-14 yaş ortası çocuklarda görülmektedir. Bilhassa okul öncesi çağlarda görülme mümkünlüğü çok yüksek olan bir hastalıktır. Hapşırık, öksürük ve hatta tokalaşma üzere durumlarla tesirli bir virüsün bedene yayılmasıyla gerçekleşen tehlikeli bir hastalıktır. İçi su dolu kızarıklıkların belirmesiyle kendini gösteren su çiçeği, sistemli aşılar yaptırılarak tedbir alınabilir. Sıhhat Bakanlığının bebekler için uyguladığı aşı programında su çiçeği hastalığına karşı da aşı bulunmaktadır. Çocuk, aşı olduğu halde, hastalığa yakalanmışsa bile semptomlar hafif görülerek daha çabuk atlatabilir. Virüsün bulaşmasının akabinde bedende 10-12 gün kadar yayılarak kendini göstermeye başlar. Çok net belirtilerle kendini göstermeye başlayan hastalık ortalama 7 gün kadar sürmektedir. Birinci üç günü yüksek ateş ve halsizlik şiddetli bir halde görülür. Akabinde hakikat tedavi yolunun tesiriyle su dolu kızarıklıkların kuruyup dökülmesiyle hastalık güzelleşme sürecine girer.
SU ÇİÇEĞİ BELİRTİLERİ
Özellikle çocuklarda görülen suçiçeği, mutlaka hafife alınmaması gerekir. Belirtileri görüldüğü an doktora gidip gerekli tedavi usullerine başvurarak çocuğun en az kahırla hastalığı atlatması sağlanmalıdır. Su çiçeğinin belirtileri şöyledir:
– Yüksek ateş
– Bedende, bilhassa gövde bölgesinde kırmızı kabarcıklar (benekler)
– Halsizlik
– İştahsızlık
– Huzursuzluk
– Şiddetli öksürük
– Nefes darlığı
SU ÇİÇEĞİ NASIL GEÇER? TEDAVİSİ
Hastalığın belirtilerine ve hastanın yaş aralığına nazaran tedavi uygulanır. Birinci etapta yüksek ateşi düşürmek için ateş düşürücüye başvurulmalıdır. Bedende oluşan içi su dolu kızarıklıklar kaşıntı yapmaktadır. Bu kızarıklıklar daima olarak kaşınırsa mikrop kapabilir ve hastalık geçse bile yaraların izleri kalabilir. Bundan ötürü kaşıntı giderici kremler kullanılarak deri rahatlatılmalıdır. Sık sık duş almak, mikroplardan arınıp pak kalmayı sağladığı için tavsiye edilir. Tedavi sürecinin başlamasıyla bilmeden ve tabibin önerdiği dışında ağrı kesici üzere ilaçlar içilmemelidir. Ayrıyeten çocuk, hastalıktan büsbütün kurtulana kadar okula gitmeyerek istirahat etmesi gerekir.
RİSK FAKTÖRÜ İÇEREN KİŞİLER
Su çiçeği, görülmeden evvel tedbirler almazsa, görülmeye başladığında da gerekli tedavi yolları uygulanmazsa tehlikeli bir hastalık haline gelebilir. Çeşitli yollarda virüsün bulaşmasının akabinde hastalık yaklaşık olarak 10-12 gün sonra kendini gösterir. Onun dışında su çiçeğini bir kez atlatan bireylerin bir daha yakalanması çok düşük bir ihtimaldir. Kalıcı bir hasar bırakmadan hastalığın geçmesi olağan bir durumdur. Lakin, birtakım şahıslar için durum bu türlü değildir. Bu şahıslar hasatlığa yakalanma kuşkusuyla birlikte kesinlikle tedaviye başlaması gerekir. Küçük yaşlarda daha az riskle atlatılan su çiçeği, ileriki yaşlarda görüldüğünde zona hastalığına neden olmaktadır. Gebe bayanlarda görüldüğünde bebek vefatlarına varan sonuçlar doğurabilir. Su çiçeğinin görüldüğü riskli şahıslar şunlardır:
– Gebe bayanlar. Bu devirde bayanlar büsbütün değişime uğradıklarından bağışıklık sisteminde de zayıflamalar görülür. Bundan ötürü bağışıklık sistemini güçlü tutarak, sıhhatine dikkat etmelidir.
– Kanser hastaları. Bağışıklık sistemi zayıf olan kanser hastalarının su çiçeğini daha ağır olarak geçirirler.
– Yeni doğan bebekler. Virüslere karşı bağışıklık sistemi şimdi güçlenmemiş yeni doğan bebeklerde görüldüğünde riskli bir durum kelam hususudur.
– Erken doğan bebekler.
SU ÇİÇEĞİNE KARŞI YAPILMASI GEREKENLER
Yaygın olarak çocuklarda görülen bu hastalık, teneffüs ve temas yoluyla bulaşan bir hastalıktır. Çocuklarda ergenlikten evvel görüldüğü gerçeği yaygın bir bilgi olduğu için öncesinde tedbirler alınarak hastalığın daha hafif belirtilerle atlatılması sağlanabilir. Öncelikle su çiçeği aşısı yapılmalıdır. Bu aşı, 12 ayını tamamlamış bebeklere yapılmaktadır. Aşıdan sonra ise bebeğin bağışıklık sistemini güçlendirecek besinler verilmelidir. Virüsün bulaşmasının akabinde dahi aşı yapılarak tedbir alınabilir.
